Günlük yaşantımızın her anında karşımıza çıkan logolar, aslında çok daha fazlasını temsil ediyorlar. Bir markanın veya şirketin yüzü, kişiliği ve kimliği olan bu küçük semboller, yıllar boyunca evrim geçirmiş, insanların zihninde yer etmiş ve hatta bazen davalara konu olmuşlardır. Logo tasarımı, sanatsal bir ifadenin ötesinde, marka kimliği oluşturmanın, tüketici algısını etkilemenin ve rekabetçi bir avantaj sağlamanın önemli bir parçasıdır.

Bu yazıda, logoların dünyasına bir yolculuk yapacak ve bu görsel sembollerin neden bu kadar önemli olduğunu, nasıl evrimleştiklerini ve hatta bazen tarih boyunca nasıl davalara konu olduklarını inceleyeceğiz. Logoların psikolojik etkilerini, kültürel bağlamı ve iş dünyasındaki stratejik rolünü keşfedeceğiz. Ayrıca, tarihsel olarak markaların logolarını koruma ve rakiplerini engelleme mücadelelerine tanık olacağız.

Hazır mısınız? O zaman logoların büyülü dünyasına adım atalım ve bu görsel sembollerin sıradan tasarımlardan çok daha fazlasını temsil ettiği dünyayı keşfedelim.

Büyük firmalar neden logolarını değiştiriyor?

Büyük firmalar, logolarını değiştirmek için bir dizi farklı nedenle karar verebilirler. İşte bu nedenlerden bazıları:

1. Marka Yenileme: Firmalar, markalarını tazelemek ve çağa uyum sağlamak için logolarını değiştirebilirler. Yeni bir logo, firmanın modern ve yenilikçi bir imaj sergilemesine yardımcı olabilir.
2. Birleşme ve Devralmalar: Bir firma başka bir firma ile birleştiğinde veya bir şirket başka bir şirketi devraldığında, yeni bir logo oluşturmak, birleşen veya devralan firmaların kimliğini yansıtmak için sıkça kullanılır.
3. Hedef Kitlenin Değişmesi: Bir firma, hedef kitlesini veya müşteri tabanını değiştirdiğinde, logo değişikliği bu yeni hedef kitleyi daha iyi çekmek veya mevcut müşterilerle daha iyi uyum sağlamak için yapılabilir.
4. Negatif İzlenimlerin Düzeltimesi: Eski logonun kötü bir imajı varsa veya olumsuz bir olayla ilişkilendirilmişse, firma bu olumsuz izlenimleri düzeltmek amacıyla yeni bir logo benimseyebilir.
5. Pazarlama Stratejisi: Logonun değiştirilmesi, firma için yeni bir pazarlama stratejisinin parçası olarak kullanılabilir. Yeni bir logo, yeni ürünleri veya hizmetleri tanıtmak, firmanın vizyonunu yeniden vurgulamak veya belirli bir kampanyanın parçası olarak kullanılabilir.
6. Dijital Dönüşüm: İnternet ve dijital medya, logoların daha küçük boyutlarda ve farklı platformlarda kullanılmasını gerektirir. Logo tasarımı, bu yeni dijital gereksinimlere uyum sağlamak amacıyla güncellenebilir.
7. Rekabetle Başa Çıkma: Rakiplerinin logolarını değiştirmesi veya güncellemesi, bir firmanın kendini rekabetin içinde tutmasını sağlamak için bir tetikleyici olabilir.
8. İletişim Değişikliği: Firma, yeni bir mesajı veya misyonu vurgulamak istediğinde logoyu değiştirebilir. Yeni logo, firmanın bu yeni iletişim hedeflerini daha iyi yansıtabilir.
9. Hukuki Nedenler: Bazı durumlarda, bir firma hukuki sorunlar nedeniyle logosunu değiştirebilir. Örneğin, telif hakları veya ticari marka ihlali iddiaları gibi nedenlerle logo değişikliği yapılabilir.

Logonun değiştirilmesi, dikkatli bir planlama ve iletişim stratejisi gerektirir, çünkü müşteriler ve halk genellikle firmanın logosunu tanımlar ve logo değişikliği, müşteri tepkilerine neden olabilir. Bu nedenle, bir firma logo değişikliği yapmadan önce iyi düşünmeli ve değişikliği nasıl yöneteceğini planlamalıdır.

En eski logolar

Tarihsel olarak, en eski logoların ne zaman oluşturulduğu konusunda kesin bir bilgi bulmak zor olabilir çünkü logo kavramı modern ticaret ve iletişimle birlikte gelişti. Ancak birkaç eski marka ve işaret, uzun bir geçmişe sahiptir. İşte bazı örnekler:

1. Bass Ale: İngiliz içecek firması olan Bass Ale, 18. yüzyılda tanınmış bir marka haline geldi. Bass Ale’nin kırmızı üçgen logosu, dünyanın en eski ticari marka işaretlerinden biri olarak kabul edilir. Bu logo, 1876’da Birleşik Krallık’ta ticari marka olarak tescillendi.
2. Twinings: İngiliz çay üreticisi Twinings, 1706’da Londra’da kuruldu. Şirket, dünyanın en eski sürekli işletme olarak kabul edilir ve tarih boyunca birkaç farklı logo kullanmıştır.
3. Shell: Benzin istasyonları ve petrol şirketi Shell, 1900’lerin başlarından beri tanınmış bir marka olmuştur. İlk Shell logosu, bir deniz kabuğunu temsil eden ve 1901 yılına dayanan bir tasarımdı.
4. Coca-Cola: Coca-Cola’nın şu anda kullandığı şaşırtıcı derecede tanıdık logo, 1886 yılında icat edilen içeceğin ilk yıllarına dayanır. Orijinal logo daha basit bir tasarıma sahipti.

Ancak unutulmaması gereken bir şey, günümüzdeki logoların veya ticari markaların önceki yıllarda kullandıkları logolardan çok farklı olabileceğidir. Birçok eski marka, zaman içinde logolarını değiştirmiş veya güncellemiştir, bu nedenle eski logoları modern versiyonlarından ayırmak bazen zor olabilir.

En pahalıya satılan logolar

Hangi logo veya marka amblemi en yüksek fiyata satıldığını belirlemek zordur, çünkü bu tür satışlar genellikle gizli ve ticari mahremiyete tabidir. Ayrıca, bir logo veya marka ambleminin değeri, birçok faktöre bağlı olarak değişebilir, örneğin markanın popülerliği, tarih, tescil durumu, endüstri ve diğer etkenler.

Ancak bazı markaların logo veya ticari markaları tarihsel olarak yüksek fiyatlara satılmış veya değerlemelerle dikkat çekmiştir. Örneğin:

1. Microsoft: 1987 yılında Microsoft, MS-DOS ve Windows işletim sistemlerinin logosu için yaklaşık 50.000 dolar ödeyerek tescilli bir logo satın aldı. Bu, o dönem için oldukça yüksek bir fiyattı.
2. Tesla: 2020 yılında Tesla, “Tesla” isminin ve “T” logosunun tescili için 11 milyon dolar ödedi. Bu, logo ve marka amblemi tescili için ödenen en yüksek miktarlardan biriydi.
3. Coca-Cola: Coca-Cola’nın logosu ve markası, 1885 yılında sadece 2.000 dolar karşılığında satın alındı. Ancak şu anda Coca-Cola, dünya genelinde en değerli markalardan biri olarak kabul edilir.

Logo veya marka amblemi satışları, genellikle büyük bir markanın veya şirketin kendisine veya tescil haklarını koruma amacıyla gerçekleştirilir. Özellikle markaların büyüklüğü ve popülerliği arttıkça, bu tür satışlar daha büyük değerler taşıyabilir. Ancak, belirli bir “en pahalı logo” veya “en pahalı marka amblemi” belirlemek zor ve değişken bir konudur.

Tarihte en uzun kullanılan logolar

Uzun süre kullanılan logolar, bir markanın tanıdıklığını artırabilir ve markanın tarihini yansıtabilir. İşte bazı markaların uzun süre kullanılan logolarından bazıları:

1. Coca-Cola: Coca-Cola’nın ikonik yuvarlak logo ve yazı tipi, markanın başlangıcından beri neredeyse değişmeden gelmiştir. 19. yüzyılın sonlarına doğru tasarlanan bu logo, dünya genelinde tanınır ve Coca-Cola’nın tarihini yansıtır.
2. Pepsi: Pepsi’nin logoları zaman içinde birkaç kez değişmiş olsa da, markanın mavi, kırmızı ve beyaz renklere dayalı tasarımı uzun süreli bir kullanıma sahiptir. Pepsi’nin ilk logoları 1890’larda ortaya çıktı.
3. IBM: IBM’nin mavi renkli ve çizgi odaklı logo tasarımı, şirketin kuruluşundan beri neredeyse değişmeden gelmiştir. Bu logo, IBM’nin güvenilirlik ve istikrar imajını yansıtır.
4. Ford: Ford’un logoları, şirketin 1903 yılında kurulduğundan bu yana neredeyse değişmeden gelmiştir. Ünlü “Blue Oval” (Mavi Oval) logo, Ford’un otomobil endüstrisindeki uzun tarihini temsil eder.
5. Shell: Shell’in deniz kabuğunu temsil eden ve 1901 yılında ortaya çıkan logo tasarımı, uzun yıllardır kullanılmaktadır. Shell, enerji sektöründeki tarihi ile özdeşleşmiş bir markadır.

Bu markaların logoları uzun süre kullanılmış olsa da, zaman zaman küçük güncellemeler veya değişiklikler geçirebilirler. Ancak temel tasarım ve renkler genellikle sabit kalır, bu da markanın sürekli tanıdıklığını ve bağlılığını korur.

En çok tercih edilen logo çeşitleri hangisidir?

Logo tasarımı tercihleri, büyük ölçüde markanın hedef kitlesi, endüstri, sektör ve iletişim hedeflerine bağlı olarak değişebilir. Ancak bazı logo çeşitleri, genel olarak tercih edilir ve popülerdir çünkü markalar için etkili bir şekilde iletişim sağlayabilirler. İşte en çok tercih edilen logo çeşitlerinden bazıları:

1. Kelime Markası (Wordmark): Kelime markaları, markanın adını stilize edilmiş bir yazı tipi veya harf seti ile temsil eden logolardır. Örnekler arasında Coca-Cola, Google ve FedEx bulunur. Kelime markaları, marka adını vurgulamak ve kolay hatırlanabilirlik sağlamak için kullanılır.
2. Simge (Icon): Simge logoları, markayı bir sembol veya simge ile temsil eden logolardır. Örnekler arasında Apple’ın elma şekli, Nike’ın Swoosh işareti ve Twitter’ın kuş logosu bulunur. Simge logolar, markanın tanıdıklığını artırabilir ve basitlikleri nedeniyle genellikle çok kullanışlıdır.
3. Kombinasyon Logosu (Combination Mark): Kombinasyon logoları, bir kelime markası ile bir simgenin bir araya geldiği logolardır. Örneğin, Adidas’ın üç çizgisi ile “Adidas” kelime markası kombinasyonu. Bu tür logolar, hem marka adını hem de markanın özgün kimliğini vurgulamak için kullanılır.
4. Amblematik (Emblem): Amblematik logolar, marka adını bir şekil veya sembol içine yerleştiren logolardır. Bu tür logolar genellikle yuvarlak veya oval bir çerçeve içinde bulunur. Örneğin, Starbucks’ın amblematik logosu kahve fincanını ve marka adını içerir. Amblematik logolar, geleneksel veya lüks markalara sıklıkla uyar.
5. Mascot (Maskot): Mascot logoları, markanın bir maskot veya karakterle temsil edildiği logolardır. Örneğin, KFC’nin Colonel Sanders maskotu. Mascot logoları, markanın kişiliğini ve eğlenceli bir yaklaşımını yansıtmak için kullanılır.
6. Minimalist (Minimalist): Minimalist logolar, temiz ve basit tasarımları ile tanınır. Bu tür logolar, marka sadeliği ve modernizmi vurgulamak istediğinde kullanılır. Özellikle teknoloji ve tasarım şirketleri tarafından tercih edilir.
7. Vintage ve Retro: Bazı markalar, eski moda veya retro tarzda logoları tercih eder. Bu tür logolar, nostaljiyi ve geçmişe duyulan özlemi yansıtmak için kullanılır.

Hangi logo çeşidi kullanılacağı, markanın benzersiz kimliği, hedef kitlesi ve iletişim hedefleri gibi birçok faktöre bağlıdır. Logo tasarımı, markanın özgün kişiliğini ve mesajını yansıtan bir şekilde yapılmalıdır.

Sektörlere göre logolarda en çok kullanılan renkler hangileridir?

Logo renkleri, bir markanın kimliğini ve sektörünü yansıtmak, duygusal tepkileri etkilemek ve hedef kitlesiyle iletişim kurmak için önemlidir. İşte bazı sektörlerde yaygın olarak kullanılan renkler:

1. Teknoloji ve İnternet Şirketleri:

• Mavi: Profesyonellik, güvenilirlik ve istikrarı simgeler.
• Gri: Modernlik, teknolojik gelişim ve ciddiyeti yansıtır.
• Beyaz: Saflık, basitlik ve minimalizmi temsil eder.

1. Restoranlar ve Gıda Sektörü:

• Kırmızı: Enerji, sıcaklık ve iştahı artırır.
• Sarı: Mutluluk, neşe ve enerjiyi yansıtır.
• Kahverengi: Doğallık, sıcaklık ve rahatlığı simgeler.

1. Sağlık ve Tıp Sektörü:

• Mavi: Sağlık, güvenilirlik ve profesyonellik ifade eder.
• Yeşil: Doğa, sağlık ve tazelikle ilişkilendirilir.
• Beyaz: Temizlik, sterillik ve sadelik vurgular.

1. Finans ve Bankacılık Sektörü:

• Mavi: Güven, istikrar ve profesyonellik simgeler.
• Yeşil: Finansal büyüme, refah ve doğrulukla ilişkilendirilir.
• Altın: Zenginlik, lüks ve prestiji yansıtır.

1. Moda ve Perakende Sektörü:

• Siyah: Şıklık, zarafet ve lüksü temsil eder.
• Kırmızı: Tutku, enerji ve dikkat çekmeyi yansıtır.
• Altın: Lüks, zenginlik ve üstün kaliteyi ifade eder.

1. Çevre ve Doğa Temalı Şirketler:

• Yeşil: Çevre bilinci, doğal yaşam ve sürdürülebilirlikle ilişkilendirilir.
• Mavi: Temiz su, gökyüzü ve doğanın dengesi ile bağdaştırılır.
• Kahverengi: Toprak, doğal malzemeler ve doğallık vurgular.

1. Eğlence ve Sanat Sektörü:

• Kırmızı: Duygusallık, eğlence ve tutkuyu yansıtır.
• Turuncu: Enerji, yaratıcılık ve canlılık ifade eder.
• Sarı: Mutluluk, neşe ve eğlenceyi simgeler.

Unutmayın ki her sektörde kullanılan renkler, markanızın benzersiz kimliği ve hedef kitlesine uygun olmalıdır. Logo tasarımında renk seçimi, markanın mesajını ve değerlerini en iyi şekilde yansıtmak için dikkatlice düşünülmelidir.

Yaptığım bir logo tasarımını nasıl koruma altına alabilirim?

Türkiye’de bir logo tasarımını koruma altına almak için fikri ve sınai mülkiyet haklarına ilişkin prosedürleri takip etmeniz gerekmektedir. İşte logo tasarımınızı koruma altına almanıza yardımcı olacak bazı adımlar:

1. Fikri Mülkiyet Haklarınızı Anlayın: Fikri mülkiyet hakları, yaratıcı işlerin korunmasını sağlayan yasal haklardır. Türkiye’de fikri mülkiyet hakları ile ilgili başlıca yasalar Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) tarafından düzenlenir.
2. Marka Tescili: Eğer logo bir markayı temsil ediyorsa, marka tescili yapmanız önemlidir. Marka tescili, logo ve markanızın yasal olarak korunmasını sağlar. Türk Patent ve Marka Kurumu’na başvurarak markanızı tescil ettirebilirsiniz.
3. Telif Hakkı Bildirimi: Logo tasarımınızı oluştururken telif hakkı bildirimini unutmayın. Logo tasarımınızı oluşturan kişi veya tasarım ekibi, tasarımın telif hakkına sahip olur. Logo kullanıldığında veya lisanslandığında bu hakkın korunması önemlidir.
4. Tasarım Tescili: Logo tasarımınızın estetik veya sanatsal özellikleri varsa, Türkiye’de Tasarım Tescili başvurusu yapabilirsiniz. Bu, tasarımınızın şeklini veya dış görünüşünü korumanıza yardımcı olur.
5. Hukuki Danışmanlık: Logo tasarımınızı koruma süreçlerini tamamlamadan önce, bir hukuk danışmanından veya fikri mülkiyet uzmanından tavsiye almanız faydalı olacaktır. Bu uzmanlar size doğru yol gösterecek ve prosedürleri daha iyi anlamanıza yardımcı olacaklardır.
6. Dokümantasyon: Tasarım sürecinizi ve logo tasarımının oluşturulma aşamalarını detaylı bir şekilde belgeleyin. Bu, gelecekteki ihtilaflar veya hak ihlalleri durumunda kanıt olarak kullanılabilir.
7. Lisans Anlaşmaları: Logo tasarımınızı başkalarına lisanslayacaksanız, bu lisans anlaşmalarını yazılı olarak düzenleyin. Lisans anlaşmaları, haklarınızın korunmasına ve kullanımın düzenlenmesine yardımcı olur.

Logo tasarımınızın korunması, markanızın değerini artırır ve haklarınızın korunmasına yardımcı olur. Bu nedenle fikri mülkiyet haklarınızı ve marka koruma süreçlerini dikkate alarak logo tasarımınızı güvence altına almalısınız.

Ülkelere göre logo tasarımları nasıl değişiklik göstgeriyor?

Logo tasarımları, ülkelere ve kültürlere göre büyük ölçüde değişebilir çünkü her ülkenin kendine özgü kültürel, tarihsel ve sembolik referansları vardır. Bu nedenle, bir logo tasarımı farklı ülkelerde farklı şekillerde algılanabilir ve etkileyebilir. İşte ülkelere göre logo tasarımlarının nasıl değişebileceğini gösteren bazı faktörler:

1. Kültürel İfadeler ve Semboller: Her ülkenin kendine özgü kültürel semboller ve ifadeleri vardır. Bu semboller, logolarda kullanılabilir ve markaların yerel kültürlere uyum sağlamasına yardımcı olabilir. Örneğin, Japonya’da kiraz çiçekleri (sakura) önemli bir semboldür ve bu sembolü içeren logolar, Japon tüketicileri üzerinde olumlu bir etki yaratabilir.
2. Renkler: Renkler, kültürel olarak farklı anlamlara gelebilir. Örneğin, Batı ülkelerinde beyaz genellikle saflık ve temizlikle ilişkilendirilirken, Doğu Asya’da ölüm ve yasla bağdaştırılabilir. Bu nedenle renk seçimi, hedeflenen ülkenin kültürel normlarına uygun olmalıdır.
3. Dil ve Yazı Tipi: Logo üzerinde kullanılan yazı tipi ve diller, yerel kültürlere uyum sağlamalıdır. Logoların tercüme edilebilir ve okunabilir olması önemlidir. Ayrıca bazı dillerin yazı karakterleri farklılık gösterir, bu da logo tasarımını etkileyebilir.
4. Geleneksel Giyim ve Etiketler: Bazı ülkelerde geleneksel giyim stilleri veya semboller, logo tasarımlarına dahil edilebilir. Örneğin, İskoçya’da “tartan deseni” gibi geleneksel giyim öğeleri marka kimliğinde kullanılabilir.
5. Tarihi ve Sosyal İlişkiler: Ülkeler arasındaki tarihi ve sosyal ilişkiler, logo tasarımlarını etkileyebilir. Örneğin, bir ülkenin başka bir ülkeye olan tarihi bağları, logo tasarımında kullanılabilecek semboller veya renklerle ifade edilebilir.
6. Yasal Düzenlemeler: Farklı ülkeler, logo ve marka tasarımına ilişkin farklı yasal düzenlemelere sahip olabilir. Tescil işlemleri ve marka koruma politikaları ülkeden ülkeye değişebilir.
7. Tüketici Tercihleri ve Algısı: Ülkeler arasında tüketici tercihleri ve algısı farklılık gösterebilir. Bir logo, bir ülkede başarılı olurken başka bir ülkede aynı şekilde etkili olmayabilir. Bu nedenle, markalar, yerel pazarları anlamak ve hedef kitlenin beklentilerini karşılamak için dikkatli bir pazar araştırması yapmalıdır.

Sonuç olarak, logo tasarımı markanızın kimliğini yansıtmak ve hedef kitlenize hitap etmek için çok önemlidir ve bu tasarımın kültürel ve coğrafi bağlama uygun olması gereklidir. Logo tasarımınızı farklı ülkelerde kullanmayı planlıyorsanız, yerel kültürel farklılıkları ve algıları dikkate almalısınız.

En eski logo hikayeleri

Tarihsel olarak birçok ünlü logo, ilginç ve önemli hikayelere sahiptir. İşte tarihsel olarak önemli olan bazı logo hikayeleri:

1. Nike Swoosh: Nike’ın ünlü “Swoosh” logosu, 1971 yılında grafik tasarımcı Carolyn Davidson tarafından oluşturuldu. Davidson, Nike’ın kurucularından biri olan Phil Knight tarafından görevlendirildi ve tasarım için sadece 35 dolar ödendi. Bu basit, ama ikonik Swoosh logosu, spor ve spor giyim dünyasında bugün hala kullanılmaktadır.
2. Coca-Cola’nın Şekli: Coca-Cola’nın kontur şişe şekli, 1915 yılında tasarlandı ve patentlendi. Bu şişenin tasarımı, markanın benzersiz bir görünüm kazanmasına ve tanınmasına yardımcı oldu. Şişe tasarımı, sıvıyı soğuk tutmada da etkiliydi.
3. Apple ve Isı Isıtmalı Bilgisayarlar: Apple’ın ünlü “ısı” logosu, 1976’da Ronald Wayne tarafından tasarlandı. Logo, Isaac Newton’un başının üzerinde düşen bir elma ile ilişkilendirilmişti ve “Newton… A Mind Forever Voyaging Through Strange Seas of Thought… Alone” (Newton… Düşüncelerin tuhaf denizlerinde Sonsuz Bir Ruh… Yalnızca Yolculuk Ediyor) yazısıyla birlikte kullanıldı. Ancak bu logo, kısa bir süre sonra değiştirildi ve meşhur “elma ısırığı” logosu oluşturuldu.
4. McDonald’s Altın Sırığı: McDonald’s’ın “Altın Sırık” logosu, 1960’larda tasarlandı. Altın sırık, markanın hızlı servis ve lezzetli yiyecekleri temsil ediyor ve hala dünya genelinde tanınan bir simge olarak kullanılıyor.
5. Mercedes-Benz Yıldızı: Mercedes-Benz’in ünlü yıldız logosu, 1909’da tasarlandı. Üçgenin içindeki üç köşeli yıldız, markanın otomobillerin kara, deniz ve hava taşıtlarında kullanıldığını simgeliyor.

Bu logoların arkasındaki hikayeler, markaların tarihlerini ve değerlerini yansıtırken, aynı zamanda markaların nasıl ikonik hale geldiğini gösterir. Logo tasarımı, bir markanın kimliği ve tanımlayıcı bir özelliği olabilir ve bazen bu logoların yaratılması veya değiştirilmesi markanın geleceğini şekillendirebilir.

Davalara konu olmuş logolar

Tarihsel olarak, birçok marka ve logo davası meydana gelmiştir. Bu davalar, markaların ve logoların telif hakları, ticari marka ihlali veya marka haklarının çiğnenmesi gibi konularda ortaya çıkabilir. İşte tarihsel olarak önemli bazı logo dava örnekleri:

1. McDonald’s vs. Supermac’s: 2019 yılında, fast-food zinciri McDonald’s ile İrlandalı restoran zinciri Supermac’s arasında bir dava meydana geldi. Supermac’s, McDonald’s tarafından ticari marka haklarına zarar verdiği iddiasıyla dava edildi. Dava sonucunda, Supermac’s’ın bazı ürünlerinin ticari marka haklarını ihlal etmediğine karar verildi.
2. Nike vs. Puma: Nike ve Puma, spor giyim sektöründe sıkça rekabet eden iki büyük markadır. Her iki şirket de birbirlerini logolarını taklit etmekle suçladılar ve birçok dava ve hukuki çekişme yaşandı. Bu davalarda, logo tasarımlarının benzerliği veya telif hakları ihlali önemli bir rol oynadı.
3. Apple vs. Samsung: 2011 yılında başlayan ve birkaç yıl süren bir dava olan Apple ve Samsung arasındaki bu dava, mobil cihazların tasarımı ve işlevselliği konusunda birçok noktada anlaşmazlık yarattı. Bu dava, hem patent ihlali hem de ticari marka haklarını içeriyordu.
4. Louis Vuitton vs. Warner Bros.: Louis Vuitton, 2011 yılında “Hangover Part II” adlı filmde kullanılan sahte bir Louis Vuitton çantasının marka haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle Warner Bros’a dava açtı. Mahkeme, filmdeki çanta sahnesinin hiciv amaçlı olduğuna karar vererek, Warner Bros’u suçsuz buldu.
5. Harley-Davidson vs. Sunfrog: Harley-Davidson, motosikletleri için ünlü “Bar and Shield” logosunun kopyalandığını iddia ederek, Sunfrog adlı online t-shirt şirketine dava açtı. Bu dava, marka ihlali ve telif hakları konularını içeriyordu.

Bu davalardan bazıları, markaların logo tasarımlarının korunması ve diğer markalar tarafından kullanılmasının önlenmesi konularını ele almıştır. Logo ve marka ihlali davaları, marka sahipleri ve tasarımcılar için önemlidir ve marka haklarını korumak ve yasal ihlallerle mücadele etmek için kullanılır.